bugün

entry'ler (30)

bir ayakkabının 400 küsür lira olması

teyzemle 800 liralık bir ayakkabı görmüştük ve bana o an hem gülümseten hem de düşündüren hala da unutmadığım bişey söyledi:
- benim ayağım bu kadar etmez.

insanın sistemdeki değeri giysileri kadar diyeceğim de bunun söylenmişi var (bkz: ye kürküm ye).

lösev

https://www.losev.org.tr/bagis/Bagis.html
online bağış için link.

lösev

yardım edilesi, bağış yapılası, gönüllü olunası vakıftır.
ben bugün karar verdim bu vakfa yardım etmeye.
bunun nedeni de http://www.youtube.com/watch?v=FF3qCY6YCKw videodaki velettir.
daha ilk saniyelerdeki kapıya doğru ''ben bu videoyu gizli çekiyorum'' bakışıyla gülümsetmiş, ardından lütfen lütfen diyişiyle de gözümden iki damla yaş akmasına neden olmuştur kerata.
umarım bunu izleyen ve 5-10 demeden yardım eden kişi sayısı artar.

yazar nickinden şu an olduğu ortamı tahmin etmek

god is an astronautt - camide

günün karikatürü

(img:#1046456)

çok özlemek

görsel

gıcık kaptığınız ünlüler

nur yerlitaş ve türevleri.

hayatı tehlikede prematüre bebeğe yardım ediyoruz

yardım edilmeli 5 - 10 demeden.

yazarların şu an dinlediği şarkılar

http://www.youtube.com/watch?v=jofNR_WkoCE
çok eğlenceli ve saçma sapan bir şey gibi gelse de ama ve lakin ki değildir.
eyyorlamam bu kadar.

rap dinleyenlerin genelde mal olması

haklı beyandır. ben de malım.

(ya biz böyle malız falan diyoruz da bu ne demek istediğimizi de anlamayacak. bunlar hep yüksek IQ'dan)

en güzel dizeler

"üşüdüysen söyle sevgilim, seni bir kat daha seveyim"
(bkz: cemal süreya)

"işte sen gülüyorsun
ve beni daha geniş bir salona almış oluyorlar."
(bkz: ah muhsin ünlü)

sen vardın kimse yoktu,
sen yoksun kimse yok.

çaya en fazla kaç para verilir

çaya para verilmez.
mekanda durabilmek için para verirsin sana çay ikram ederler
gibi bir şey olur.

gecenin sözü

yediğin her portakalın hayatında yediğin en güzel portakal olma olasılığı vardır. ama sen mükemmeli arayarak bir kasa portakalı tüketirsen ulaşacağın tek şey aptal bir karın ağrısı olur. bir şeye karşı ne kadar az beklentin olursa ondan o kadar lezzet alırsın. bu yüzdendir ki hayatını değiştiren lezzetleri hiç beklemediğin anlarda tadarsın.. (yuşa yılmaz)

telefon çalınca heyecanlanmak

yine birine bir şey mi oldu?
veya
bomba patladı da beni mi soracaklar? diye heyecanlanmak bugünlerde daha idealdir.

21 mart dünya şiir günü

popüler kültür, güncel olaylar derken o kadar az şeyi umursuyoruz ki halkça. bugün de işte o eriyen kaybolan günlerden biri.
şiiri seven şairleri profil fotolarımız yapan bizler bu günün nevruz olduğunu biliriz.
gece gündüzün eşitlendiği gün olduğunu biliriz
ama şiir günü olduğunu bilmeyiz.
bugün dünya şiir günü.
tek derdimizin şiir gününü unutmak olduğu güzel geleceklere kavuşuruz umarım.

sözlük yazarlarının ingilizce seviyeleri

https://www.youtube.com/watch?v=kFWSrrSuH3g

"Speaking English? I live in English. It's not a language to me. It's totally best way of expressing my own. You know, sometimes i'm dreaming of a world, all people understand each other perfect. Yes, i would dream. Imagine all the people dancing and touching each other, communicate in a joyful harmony."

(bkz: gora)
hatırlayınca gülümseten sahnelerden birini aklıma getirir.

hayattan alınacak en büyük ders

hayat önce sınar sonra o sınavdan ders çıkarmanı bekler.
yani ters bir iletişimi var bizimle.
dersi sonradan çalıştırır.
anlaşamayız.
ona rağmen bırakıp gidecek kadar cesur olamayız.
çünkü başka bir ders daha çıkaramamaktan korkarız aslında içten içe.
üzülmeyi, ah vah etmeyi ve 'bundan sonra' demeyi seviyoruz aslında.

tanrının şu an ne yaptığını merak etmek

''inşallah günah değildir.'' denmesini ilginç buluyorum.
tanrı kendisini sorgulayarak bulanlara daha yakındır bence.

cevap: tanrı birçok dinde zamandan bağımsızdır.

ayıp bir şey yaparken yakalanmak

görsel

genelde baba içeri girdiğinde olan durumdur *

en mükemmel aşk filmi

(bkz: eternal sunshine of the spotless mind)
sil baştan diye türçeleştirmek de ayrı bir durum *